Kendimizi Geliştiremediğimiz Yerde Durmalı Mıyız?

Kendimizi Geliştiremediğimiz Yerde Durmalı Mıyız?

Çalışma hayatı pek çok yeniliği ve aynı zamanda rutini, insanların hayatına sokar. Rutini sürdürmek ve kişilerin aynı seyirde çalışması, kişisel gelişimin önünü kapatır. Kişisel gelişim, hayatı kendinizi odak noktasına alarak yaşamanızı tavsiye eden bir anlayıştır. Bu noktada bahsedilen bencillik ve benmerkezcilik değil, aksine kendi hayat çizginizde ilerleyişi ifade eder.

Çalıştığınız alanda kendinizi geliştirmek mümkündür. Bunu yapmak kişileri her zaman bir adım öteye taşıyan bir eylemdir. Kişisel gelişim, bireye fayda sağladığı kadar, bireyin üyesi olduğu ekibe de fayda sağlamaktadır.

Peki, kendimizi geliştiremediğimiz yerde durmalı mıyız? Kendimizi geliştiremediğimiz alanlar ne kadar kişi yararınadır? Yazımızda bu ve bunun gibi pek çok soruyu cevaplandırdık.

Kişisel Gelişim Nedir?

Gelişim denildiği zaman ilk düşünülen, insanın doğumundan ölümüne kadar olan süreçte kişilerin geçirdiği aşamalardır. Peki, kişisel gelişim nedir? Kişisel gelişim kişilerin kendilerini farklı alanlarda bir üst seviyeye çıkarması, yeni bilgi arayışında olması ve bu bilgilerin peşinden koşması durumudur. Zekâ gelişimi, biyolojik gelişim, kariyer gelişimi, ilerleme, olgunlaşma gibi süreçler kişisel gelişimin aşamaları olarak gösterilebilir. Kişinin öğrenme süreci ve yaşantısı ile birlikte gelişim süreci kişi yaş aldıkça veya yeni deneyimler tecrübe ettikçe ilerlemeye devam etmektedir. Kişisel gelişim teriminin tarihsel değişim sürecine bakıldığında aslında insanların var olduğu andan itibaren bulunduğu bir aşama olduğu fark edilebilir. İnsanların yaşadıkları süre boyunca karmaşık süreçlerle karşılaşmaya başlamaları ve bunlara çözüm bulma süreçleri benliklerini fark etmelerine yardımcı olur. Bu farkındalıklar kişinin şahsi kazanımlarıdır. Zaman içerisinde çevreye aktarılarak kişi şirket ve toplum gelişimine de katkıda bulunmuş olur. Kendilerine odaklanmanın önemini fark eden kişiler zaman içerisinde zor durumlarla mücadele etmeyi öğrenmişlerdir. Aynı zamanda gelişimlerini olumlu yönde hareket ettirmeye başlamışlardır. Gün geçtikçe bu konuda bilinçli insanların sayısının artmaya başlaması ve kişisel gelişim alanında yapılan çalışmaların artış göstermesi mevcut sürece büyük katkıda bulunmuştur.

Kişisel Gelişim ve İş Hayatının Bağlantısı

Kişisel gelişim alanları beş ana kategori altında incelenebilir. Bunlar zihinsel, sosyal, ruhsal, duygusal ve fiziksel gelişimler olarak sıralanabilir. Zihinsel gelişim, düşünme ve öğrenme şekli gibi zihnin gelişimini ele alır. Sosyal gelişim ise etkili iletişim becerilerini geliştirmeyi kapsar. Aynı zamanda, işyeri arkadaşlıkları geliştirmeye yardımcı olarak iş yerindeki tatmini artıran yine sosyal gelişimdir. Kişinin ruhsal gelişimi iş yerinde ortaya çıkabilecek stresi yönetmesine, kişinin kendisine ve yeteneklerine güven duymasına olanak sağlar. Stres ve kaygı gibi zorluklar kurumlar içerisinde çalışan kişilerin tükenmişliğine sebep olurken, kişilerin duygusal gelişime odaklanmaları bu zorlukların altından daha kolay kalkabilmesine yardımcı olur. Kişinin fiziksel durumu diğer tüm büyüme ve gelişme alanlarını da doğrudan etkiler. Bireyin verimli çalışma oranı kişinin fiziksel olarak kendini iyi hissetmesi ile artış gösterecektir.

İş hayatındaki kişisel gelişim alanları bazı firmalar için aynı olsa da bazen sektöre göre de değişmektedir. Örneğin stres yönetimi eğitimi hem bir doktora hem de bir inşaat işçisine verilebilir. Ancak bir inşaat işçisine bu konuda sunum yapılacak bir alan yoksa etkili sunum hazırlama becerileri öğretmek çok da katkı sağlamayacaktır. Bu nedenle firmalar veya kişiler hangi alanda gelişmeye ihtiyacı olduğunu çok iyi belirlemelidir.

Kişisel Gelişimin İş Hayatındaki Faydaları Nelerdir?

Kişisel gelişim iş alanında kişilere pek çok farklı konuda fayda sağlar. Kişilerin kendilerini daha başarılı ve etkili hissetmesine yardımcı olan kişisel gelişim, iş alanında başarı kazanmanın anahtarı olarak gösterilebilir. Peki, kişisel gelişimin iş hayatındaki faydaları neler?

  • Kişilerin kurum içindeki sergiledikleri verimlilik seviyesi gözle görülür şekilde artar.
  • Çalışanların kurum içi personellerle kurduğu ilişkileri sağlıklı hale gelir.
  • Çalışanın verimliliği ve performansı arttıkça kişinin görev aldığı kurumların başarısı da otomatik olarak artış gösterir. Kişinin kazandığı bireysel başarı aynı zamanda çalıştığı kurum başarısını da beraberinde getirir.
  • Çalışan çalıştığı yerde daha fazla sorumluluk ve inisiyatif almak ister. Çünkü kendisine olan güveni artar ve sahip olduğu donanımlara güvenir.  
  • Çalışan çalıştığı ortamdaki mevcut çevreye daha kolay uyum sağlar. Çünkü kişisel gelişim etkili iletişim kurmayı beraberinde getirir. Aynı zamanda kişinin çalışma arkadaşlarına kendisini daha rahat ve net bir şekilde ifade etmesine yardımcı olur.  
  • Kişisel gelişim eğitimlerinin uygulanması çalışanların verimliliğini artıracağı için zaman tasarrufu sağlar. Aynı zamanda kişilerin kriz yönetim alanındaki gelişimleri de maliyet tasarrufunu beraberinde getirebilir.

İş Hayatında Gelişimin Önemi

İş hayatında gelişimin önemi yadsınamaz. İş hayatında kişileri gelişmeye iten unsurlar mevcuttur. Örneğin rekabet yüklü olan çalışma ortamları, çalışanların zaman içerisinde sergiledikleri performans ile öne çıkmasını sağlar. Kurumlar, çalışanlarını uzman kadrolar eşliğinde düzenli olarak değerlendirir. Bir çalışandan işini yapmasının yanı sıra uyumlu olması, durumlara hızlı tepki verebilmesi ve ilerlemeye açık olması beklenir. Bu noktada iş hayatında gelişim daha da önem kazanır.

İş hayatında rekabet yalnızca kurum içi çalışanlar arasında yoktur. Firmalar arasında da görülür. Bir firmanın gelişimi ise ancak çalışanlarının performansı ile ölçülebilir. Gelişime açık ve ileriyi hedefleyen çalışanlar şirketlerini bir adım öne çıkarma isteğindedir. Bu da kişileri daha verimli ve detaylı çalışmaya iter. Kurumlar arası rekabette, üretilen malın kalitesi, hizmet değerleri, ulaşılan potansiyel müşteri sayısı, yeni sunulacak ürünün pazarlama şekli gibi unsurlar öne çıkar. Bunun yanı sıra yeni pazarlara açılmanın ötesinde mevcut müşterinin farklı bir firmadan hizmet almasının önüne geçmek hedeflenir. Bu duruma bir nevi şirket ve müşteri arasında bağ oluşturma denir.

Gelişen ve değişen dünyada talepler değişir. Taleplerin hızlı şekilde öngörülmesi ve karşılanması ancak gelişime açık ve ilerleyiş içerisinde olan çalışanlar ile mümkündür. Firmalar açısından bakıldığında doğru yapılan bir insan kaynakları ve kişisel gelişim yönetimi çalışan performansını doğrudan arttırır. Aynı zamanda çalışanın motivasyonunu güçlendirir. Başka bir deyişle kişinin kuruma olan güvenini ve sadakatini arttırır, çalışan açısından yeni kariyer imkanları yaratır. Zorlu rekabet koşullarında işletmenin kendini geliştirebilmesinde en önemli faktör olarak, insan kaynağını doğru yönetmek örnek gösterilebilir. İş dünyasında yalnızca yapılan işi detaylı şekilde bilmek yetmez. Kişilerin diğer çalışanlar veya firmalar arasında fark yaratmak zorunluluğu da vardır. Bilgi, onu nasıl şekillendirip sunduğunuzla ilgilidir. Bilgiyi etkileyici kılan budur. Kişisel gelişim sahip olduğunuz bilgileri sunma şeklinizi ve bunu kullanırken gösterdiğiniz özeni dışarı yansıtmanıza yardımcı olur. Bu da sizi diğer çalışan veya firmalardan farklı kılar.

Depar Akademi, farklı iş kolları için Eğitim Çözümleri sunuyor. Alanında uzman kadrosu ile Depar Akademi’den hem eğitim hem de danışmanlık alabilirsiniz. Şirket ilerleyişinizin temeli olan çalışan gelişimine katkıda bulunmak için Depar Akademi’yi tercih edebilirsiniz.